Şeker Portakalı

Yazarlıkta karar kılıncaya kadar, boks antrenörlüğünden ressam ve heykeltıraşlara modellik yapmaya, muz plantasyonlarında hamallıktan gece kulüplerinde garsonluğa kadar çeşitli işlerde çalışan Jose Mauro de Vasconcelos’un başyapıtı Şeker Portakalı, *günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü*dür. Çok yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen, dokuz yaşında yüzme öğrenirken bir gün yüzme şampiyonu olmanın hayalini kuran Vasconcelos’un çocukluğundan derin izler taşıyan Şeker Portakalı, yaşamın beklenmedik değişimleri karşısında büyük sarsıntılar yaşayan küçük Zeze’nin başından geçenleri anlatır. Vasconcelos, tam on iki günde yazdığı bu romanı *yirmi yıldan fazla bir zaman yüreğinde taşıdığını* söyler.

(Tanıtım Bülteninden)

Bir çocuk ve bir yetişkin arasında geçen samimi bir arkadaşlık hikâyesine ne dersiniz? O hâlde Brezilyalı yazar Jose Mauro De Vasconcelos'un etkisinden uzun süre çıkamayacağınız Şeker Portakalı kitabı sizi bekliyor! Yediden yetmişe herkese hitap eden bu romanı göz açıp kapayıncaya kadar bitirebilirsiniz. Eğer "Şeker Portakalı ne anlatıyor?" diye merak ediyorsanız gelin, kitabın konusunu birlikte inceleyelim. 

"Şeker Portakalı" adlı kitabı neden okumalısınız?

Şeker Portakalı, yoksul ailesi tarafından ihmal edilen ve her şeyi yalnız başına yapan Zeze'yi merkezine alıyor. Zeze henüz beş yaşında olmasına rağmen hayatı tek başına deneyimlemek zorunda kalıyor. Yaptığı küçük hatalarsa ailesinden sert davranışlar görmesine neden oluyor. Bir gün Zeze'nin ailesi bahçesinde ağaçlar bulunan yeni bir eve taşınıyor. Zeze'nin abisi ve ablası kendilerine bahçedeki en güzel ağaçları seçiyor. Geriye bir tek şeker portakalı fidanı kalıyor. Bu küçük fidansa Zeze'nin tek arkadaşı hâline geliyor. Zeze hayallerini ve üzüntülerini bu fidana anlatmaya başlıyor. Bir olay sonucu kendinden yaşça büyük yeni bir arkadaş ediniyor. Aralarında güçlü bir ilişki filizlenen bu ikilinin yaşadıkları sizi derinden etkileyebilir. Zeze'nin dünyasına tanık oldukça kendi çocukluğunuza yolculuk edebilirsiniz. Kitabın her bir sayfasında merhamet, şefkat ve sevgi gibi duyguları yoğun şekilde hissedebilirsiniz. Her çocuğun sevgiye ve ilgiye ihtiyacı olduğunu derinden hissedebileceğiniz bu kitaba bir şans verebilirsiniz. Dilerseniz çocuklara da hitap eden bu kitabı çocuğunuzla birlikte okuyabilir, kaliteli kitap okuma saatleri yapabilirsiniz.

"Şeker Portakalı" kitabı hakkında bunları biliyor muydunuz?

Jose Mauro De Vasconcelos'un Şeker Portakal'ını sadece 12 günde yazdığını biliyor muydunuz? Yazarın kendi çocukluğundan esinlenerek yazdığı eserin orijinal adı Meu Pé de Laranja Lima'dır. Eser 1968 yılında ilk kez okuyucuyla buluşur. Kapak resmini Jayme Cortez çizer. Ana dili Portekizce olan kitap 16 dile çevrilir. Roman kısa sürede büyük ilgi görür ve Dünya Edebiyatına adını yazdırır. Türkiye'de ilk kez 1983 yılında basılan eser, o tarihten itibaren Şeker Portakalı okuyucularına geniş bir okur kitlesini dâhil eder. Eserin Türkçeye çevirisini Emrah İmre üstlenir. Çeviride yazarın usta kaleminden çıkan betimlemeler, üslup ve anlatım korunur. Can Yayınları'nın yayımladığı eser, toplam 184 sayfadan oluşur. Dilerseniz Şeker Portakalı'nı okuduktan sonra 2012 yılında beyaz perdeye uyarlanan Meu Pé de Laranja Lima (IMDb: 7.1) adlı filmi de seyredebilirsiniz. Başrollerinde João Guilherme'nin, José de Abreu'nun ve Caco Ciocler'in yer aldığı bu film, keyifli bir izleme deneyimi sunuyor.

"Şeker Portakalı" kitabı sevenler için diğer önerilerimiz

Şeker Portakalı adlı eseri sevdiyseniz yazarın diğer kitaplarını da inceleyebilirsiniz. Şeker Portakalı kitabının devam niteliğinde olan Güneşi Uyandıralım'a ve Zeze'nin daha da büyümüş hâllerini okuyabileceğiniz Delifişek'e göz atabilirsiniz. Yazarın Brezilya'daki bir elmas madeninde elmas arayan bir grup insanın hikâyesine yer verdiği Yaban Muzu da ilginizi çekebilir.